Ankara’da düzenlenen basın toplantısında, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, asgari ücrete yapılacak %30 zammın, adaletsiz bir yaklaşım olduğunu belirtti. Destici, enflasyonun yıllık %47 seviyesinde olduğu bir dönemde, bu oranın yetersiz olduğunu vurguladı.
Asgari Ücret ve Ekonomi Değerlendirmesi
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, haftalık basın toplantısını parti genel merkezinde gerçekleştirdi. Son yıllarda yaşanan ekonomik sıkıntıları ele alarak, “Kasım sonu yıllık enflasyonu yüzde 47 oranında gerçekleşti. Tüm çalışan ve emeklilerin maaşlarının yaklaşık bu oranda attığı ya da artacağı, yine kiralara yüzde 60 oranında zam yapıldığı bir dönemde asgari ücretin yüzde 30 oranında artırılması en hafifiyle hakkaniyetsiz, adaletsiz ve yetersiz olur.” dedi.
Destici, ayrıca düşük gelir grubunun korunması gerektiğine de dikkat çekerek, “Benzer her şartta devletin kriz dönemlerinde milletimizin alt gelir gruplarını koruması zaruretine dikkat çektik. Alt gelir gruplarının gelir düzenini yükseltilmesi lazım. Yani gelirin aşağı doğru yayılması lazım. Adaletli bir şekilde dağıtılması lazım. Ama maalesef bugün geldiğimiz noktada bunu göremediğimizi üzülerek ifade etmek istiyorum. Bakın bugün yeni yıl öncesi asgari ücreti, memur ve emekli maaşlarını konuşuyoruz. Kasım sonu yıllık enflasyonu yüzde 47 oranında gerçekleşti. Tüm çalışan ve emeklilerin maaşlarının yaklaşık bu oranda arttığı ya da artacağı, yine kiralara yüzde 60 oranında zam yapıldığı bir dönemde asgari ücretin yüzde 30 oranında artırılması en hafifiyle hakkaniyetsiz, adaletsiz ve yetersiz olur. Bu oran, asgari ücrete mahsus yaşamak zorunda kalan kardeşlerimizin de beklentilerini karşılamamıştır. Asgari ücretliye borç da vermiyor kimse, kredi de vermiyor. Şimdi bu adam kirasını nasıl ödeyecek? Evine, çocuğuna, gıda ürünlerini nasıl alacak? Kısacası bu aradaki 4 bin 396 lirayı nasıl kapatacak? Şimdi bu büyük bir haksızlık, hakkaniyetsizlik ve adaletsizlik. En azından 2024 yılı Aralık sonu enflasyon yüzde kaç gerçekleşmişse bunun asgari ücrete yansıtılması ve asgari ücret de en az yüzde 50 oranında artırılarak 25 bin lira seviyesine çıkarılmalı. Bu revize mutlaka ama mutlaka yapılmalı.” ifadelerini kullandı.
Destici’den Suriye Açıklamaları
Mustafa Destici, Suriye’deki gelişmeleri de yakından takip ettiklerini belirterek, “Suriye’deki her gelişme, insani endişelerin ötesinde, ülkemizi ve milletimizi doğrudan ilgilendiriyor. Bizce Suriye, kurulduğundan beri bir ‘devlet’ vasfı taşımadı. Baas iktidarındaki Suriye’yle sayısız problem yaşadık ve bu terör örgütleri nedeniyle ağır bedeller ödedik. Hiçbir zulüm sonsuza dek sürmez ve sürmedi. Bugün Suriye’de bağımsız bir devlet kuruluyor. Hassasiyetlerimizi ve önceliklerimizi, ilk günden itibaren olanca açıklığıyla dile getirdik. Suriye’deki Türkmenlerin ve diğer masumların güvenliğinin sağlanması Türkiye’nin en önemli önceliğidir. ” dedi.
Türkiye’nin, Suriye Türkmenlerinin güvenliğini sağlaması gerektiğini ifade eden Destici, “Türkmenler Suriye’nin asli unsurudur. Türkmenlerin Suriye’deki varlığının ve güvenliğinin kalıcı olması Türkiye’nin görevidir ve hangi hükümet yönetimde olursa olsun bu durum değişmemeli, siyasetin üzerinde, bir ülke politikası olarak devam ettirilmelidir. Hiçbir şartta, Suriye’nin kuzeyinde PKK’ya bir ‘terör devleti’ kurdurulmasına Türkiye izin vermemelidir. Türkiye’nin, Suriye Türkmenlerinin, Suriye halkının güvenliğinin yanında, terörün emperyalist devletler için bir savaş enstrümanı olduğu çirkin ve kirli dönem artık son bulmalıdır.” şeklinde konuştu.
Askeri Müdahale Gerekliliği
Destici, terörün insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, “Ülkemizdeki Suriyeliler, mümkün olan en kısa sürede ülkelerine geri dönmelidir. Türkiye bu süreçte önemli bir insani görevi yerine getirmiştir. Bir an önce gerekli hukuki ve siyasi altyapı oluşturulmalı; güvenli ortam sağlanmalı, ekonomik faaliyetler işler hale getirilmeli, temel insani ihtiyaçlar ve altyapı sağlanmalı, Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri sürecine ivme kazandırılmalıdır. Sığınmacıların ülkelerine dönüşleri de kolaylaştırılmalıdır.” dedi.
Son olarak Destici, “Özellikle Suriye’deki terör unsurlarının temizlenmesi için; bu terör örgütleri Türkiye’yi ve bölgedeki Türkmenleri hedef aldığı için; Türkiye gerekirse askeri güç kullanmalıdır, askeri müdahalede bulunmalıdır.” diyerek, Türkiye’nin milli güvenliği için askeri müdahalenin bir seçenek olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.